Açılışta basın mensuplarına açıklamada bulunan Ersoy, caminin bugün sabah namazı ile yine hizmete girdiğini belirterek, “Tarihi ve boğazın en hoş mescitlerinden biri. 2. Mahmud devri, 1826’dan sonra yapıldığı kabul ediliyor. Çok ağır bir onarımdan geçti. Tabanda çok önemli bir güçlendirme yapılıp, cami onarımına o biçimde devam edildi. Birtakım kısımları rekonstrüksiyon halinde yapıldı lakin A’dan Z’ye elden geçirilmiş oldu. Arnavutköy ve Beşiktaş’a da çok yakıştı. Bu bölgede bir muhtaçlık vardı.” dedi.
Bakan Ersoy, caminin bahçesinde de genişletme çalışmaları yapıldığına işaret ederek, şunları söyledi:
“Avlu daha kullanışlı hale getirildi. Kapasitesi arttırıldı. Yalnızca 5 vakit namazlar için değil, geniş iştirakli cenazeler için de uygun hale getirilmiş oldu. Bölgedeki vatandaşlarımızın da uzun vakittir beklediği bir camiydi. Ben çok beğendim. Vakıflar Genel Müdürlüğümüz burada önemli bir çalışma yapmış. Tüm İstanbullulara iyi, uğurlu olsun.”
Üsküdar’daki Kuruçeşme Mescidi’nin de onarımdan geçeceğini aktaran Bakan Ersoy, “Buradaki üzere, çok süratli bir süreçle orayı da tamamlayacağız. Biz mescitlerimizi yalnızca ibadet yeri olarak görmüyoruz. Bu usul tarihi mescitlerimiz tıpkı vakitte bizim kültür varlıklarımız. Gelecek jenerasyonlara de aktarmamız, müdafaamız gereken öncelikli varlıklarımız. O yüzden tıpkı itinayı oraya da gösterip, süratlice ibadete hazır bir hale getireceğiz.” diye konuştu.
Tevfikiye Camii’nin onarımı hakkında
Bebek Arnavutköy Caddesi üzerinde Arnavutköy Polis Karakolu’nun yanında yer alan “Arnavutköy” ve “Akıntıburnu Camii” olarak da bilinen yapı, cadde kotundan yüksekte yer alan geniş bir arsa içinde bulunuyor.
Geçen yıl 19 Eylül’de başlayan caminin onarımında cephe duvarları, minare, imaret ve dükkanlardan çimento temelli sıva alınarak, özgün sıva numunesine uygun, yeni sıva çalışmaları yapıldı.
Cephelerde 3 milimetre kalınlığında hidrolik kireç temelli özel harçla ince bitim sıvaları gerçekleştirildi. Tekrar camii cephelerinde, merdivenlerinde, minaresinde taş yüzeylerde, muvakkithane mermer cephelerinde, mermer kitabesinde ve avlu giriş kapı mermer kitabelerinde paklık çalışması yapıldı. Taş ve mermer yüzeylerde de gerekli konservasyon süreçleri tamamlandı.
Cami ve hünkar kasrının üst örtüsü, iklim şartlarından etkilenmemesi için, süreksiz gözetici çatı yapılarak muhafaza altına alındı. Gerekli muhafaza tedbirleri alındıktan sonra çatının kiremitleri ve kaplama tahtaları sökülerek, ahşap çatı karkasında ayrıntılı bir çalışma ile tamir ve ıslah süreçleri gerçekleştirildi.
Harim tavanındaki özgün olmayan yağlı boyaların raspa edilmesi sonucunda ortaya çıkan özgün renkler yüzeylere uygulandı. Harim ve Hünkar Kasrı mahallerinde tavan yüzeylerine onarım projesine uygun olarak yeni tuval bezi gerildi.
Raspa sonrası özgün kalem işi çıkmayan kısımlarda gerekli sıva tamiratları yapılarak, kalem işleri için yer hazırlığında bulunuldu. Cami içerisinde bulunan özgün bezemelerin eksik kısımlarındaki yeni uygulama alanları, özgün bezeme biçim ve renk özelliklerine uygun olarak revize edildi.
Ahşap minber ve vaaz kürsüsünde raspa sonrası ortaya çıkan süslemeler, özgün renkleriyle korunmuş konservasyon çalışmaları sonrasında kalem işi yüzeylere ihya edildi.
Cami harim ve son cemaat yer döşemesi çimento dolgudan arındırılarak ahşap kiriş, çelik kiriş ve çelik kolonlarla güçlendirildi. Daha sonra ahşap karkas hazırlanarak ahşap döşeme kaplamasının yapılmasıyla yer işi tamamlandı.
Yeni tuvalet ve şadırvan yapıldı
Yapı etrafındaki mozaik döküm döşeme kaldırılarak, geometrik formda 5 santimetre kalınlıkta mermer döşeme taşı döşendi. Yakın devirde yapılmış tuvalet ve şadırvanın düşey aksı bozmasından ötürü makus durumda olan tuvaletler kaldırıldı ve gerekli revizeler yapılarak caminin kuzey cephesinde estetik, fonksiyonellik ve işlevselliğin ön planda olduğu yeni tuvalet ve şadırvan yapıldı.
Tüm yapı genelinde elektrik ve mekanik tesisatı alt ve üst yapı çalışmaları tamamlandı. Camii kontrat mühletinden evvel tamamlanarak ibadete hazır hale getirildi.
