Yılın geri kalanında Fed’in nasıl bir yol izleyeceğine dair belirsizlikler varlığını korurken, daha evvel banka yetkililerinin de vurguladığı üzere data odaklı hareket edilmesi bekleniyor.
ABD’de son vakitlerde açıklanan dataların ekonomik aktiviteye ait güçlü sinyaller vermesinin akabinde Fed’in siyaset faizini uzun bir müddet yüksek tutabileceğine yönelik öngörüler artarken, bu hafta ülkede açıklanacak ağustos Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) bilgilerinden Banka’nın gelecek periyotta atacağı adımlara dair ipuçları aranacak.
Analistler, güç dalında yaşanan arz kesintilerinin bu haftaki enflasyon datalarında tesirinin görülebileceğini tabir ederek, yıllık TÜFE’nin yüzde 3,6 artmasının beklendiğini kaydetti. Temmuzda yıllık enflasyon yüzde 3,2 düzeyinde gerçekleşmişti.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in eylül toplantısında siyaset faizini sabit bırakacağına kesin gözüyle bakıldığını bildiren analistler, Banka’nın kasım toplantısında ise 25 baz puan faiz artırma ihtimalinin yüzde 44’e çıkarak belirsizliğin arttığına işaret ettiğine dikkati çekti.
“Tek Dünya, Tek Aile, Tek Gelecek”
Öte yandan, Hindistan’ın mesken sahipliğinde 18’incisi “Tek Dünya, Tek Aile, Tek Gelecek” ana temasıyla düzenlenen G20 Önderler Doruğu sonrası yayımlanan bildiride, iklim hareketiyle ilgili dinamik maksatlar yer aldı.
G20 Doruğu’ndan sonra açıklamalarda bulunan ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, istihdam piyasasına ziyan vermeden enflasyonu denetim altına alabileceklerine giderek daha fazla güvendiğini vurguladı.
Yoğun makroekonomik bilgi gündeminin olduğu haftaya yüzde 0,4 azalışla 104,7 düzeyinden başlayan dolar endeksi, geçen hafta yüzde 0,8 artışla yükseliş eğilimini üst üste 8 haftaya taşıyarak 2014’ten bu yana en güçlü yükseliş serisini yakaladı.
Arz kısıtlamalarının arkasında geçen haftayı yüzde 1,6 artışla 90,2 dolardan tamamlayan Brent petrolün varil fiyatı, Kasım 2022’den bu yana en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi. Brent petrol, yeni haftaya ise yatay seyirle başladı.
Cuma günü New York borsasında Dow Jones endeksi yüzde 0,22, S&P 500 endeksi yüzde 0,16 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,09 artış kaydetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar ise yeni haftaya karışık bir seyirle başladı.
Gözler ECB faiz kararında
Avrupa borsalarında da karışık bir seyir izlenirken, bu hafta gözler ECB faiz kararı ve ECB Lideri Christine Lagarde’ın yapacağı konuşmaya çevrildi.
Analistler, Avrupa’da enflasyon ve resesyon ikileminin varlığını müdafaaya devam ettiğini belirterek, ECB’nin bu hafta gerçekleştirilecek eylül toplantısının akabinde piyasalarda oynaklığın artabileceğini söyledi.
Son periyotta bölgede açıklanan bilgilerin ekonomik aktiviteye dair karışık sinyaller verdiğini tabir eden analistler, para piyasalarında, ECB’nin yüzde 62 ihtimalle faizi sabit bırakacağının fiyatlandığını kaydetti.
Banka yetkililerinin kelamla yönlendirmeleri de geçen hafta devam etti. ECB İdare Şurası Üyesi Klaas Knot, para piyasalarında eylül toplantısına dair fiyatlamalarda faiz artışı ihtimalinin hafife alındığını düşündüğünü aktarmıştı.
Geçen haftanın son süreç gününde, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,14, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,62, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,49 ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,28 bedel kazandı. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya ise karışık bir seyirle başladı.
Asya piyasalarında karışık bir seyir öne çıktı
Asya piyasalarında, Japonya Merkez Bankası (BoJ) Lideri Kazuo Ueda’nın “şahin” tonlu kelamla yönlendirmeleri ve Çin Merkez Bankası’nın (PBoC) yuana müdahalesiyle karışık bir seyir izlenirken, bölge genelinde bu hafta açıklanacak sanayi üretim bilgileri yatırımcıların odağına yerleşti.
BoJ Lideri Ueda, yüzde 2’lik enflasyon gayesine ulaşılırsa merkez bankasının negatif faiz oranı siyasetine son verebileceğini belirterek, mümkün faiz artırım sinyalini vermesinin akabinde Japon yeni dolar karşısında yaklaşık yüzde 0,7 bedel kazandı.
Çin tarafında ise iktisada ait artan risk algısıyla geçen hafta kıymet kaybeden Çin yuanı, bugün PBoC’un müdahalesiyle dolar karşısında sert bir yükseliş sergiledi. Cuma günü yaklaşık son 16 yılın doruğuna çıkan dolar/yuan paritesi, şu sıralarda evvelki kapanışının yüzde 1,4 altında süreç görüyor.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,5 ve olumsuz hava kaideleri nedeniyle cuma günü sürece kapatılıp bugün tekrar açılan Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,9 azalırken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,3 artış kaydetti.
Yurt içinde, cuma günü dalgalı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, yüzde 0,15 paha kaybıyla günü 8.325,30 puandan tamamlamasına rağmen tüm vakitlerin en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi. Endeks, gördüğü en yüksek düzey rekorunu da 8.398,44 puana taşıdı.
Türkiye’nin not görünümü değişti
Cuma günü piyasalar kapandıktan sonra memleketler arası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye’nin kredi notunu “B” olarak teyit ederken, not görünümünü 2 yıl sonra “negatif”ten “durağan”a çıkardı.
Kuruluştan yapılan açıklamada, görünümün “durağan”a revize edilmesinin, kısa vadeli makrofinansal istikrar risklerini azaltan ve ödemeler istikrarı baskılarını hafifleten daha klâsik ve dengeli bir siyaset bileşimine dönüşü yansıttığı vurgulandı.
Dolar/TL, geçen haftanın son süreç gününde yatay bir seyirle 26,8448’den kapanmasının akabinde bugün bankalararası piyasanın açılışında 26,8230 düzeyinden süreç görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde cari süreçler istikrarı, işsizlik oranı ve sanayi üretimi, yurt dışında ise ABD’de tüketici enflasyon beklentisi bilgilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.400 ve 8.500 düzeyinin direnç, 8.300 ve 8.200 puanın dayanak pozisyonunda olduğunu kaydetti.
