AYM, vekil seçilmesine karşın tahliye edilmeyen Can Atalay için hak ihlali kararı verirken, Yargıtay kararında direnerek AYM üyeleri hakkında kabahat duyurusunda bulunmuştu. Yargıtay, yazılı açıklamasıyla da karar merciinin kendisi olduğuna işaret etmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Ortak Tepesi kapsamında gittiği Suudi Arabistan’dan dönüşünde uçakta gazetecilere konuştu.
AYM’ye ferdi müracaat konusunda düzenlemeye gitmenin sıkıntı olmadığını, tüm işin Cumhur İttifakı’nın alacağı karara bağlı olduğunu belirten Erdoğan, “Fakat kişisel başvuruyu hallettikten sonra iş bitmez. Bundan sonra bu ferdî müracaatın dayandığı kapı neresi olacak? Yeniden Anayasa Mahkemesi olacak” dedi.
Erdoğan, evvel Anayasa Mahkemesi’nin buna hazır hale gelmesinin geretiğini, birçok yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi’ne gittiğini belirterek şöyle devam etti: “Anayasa Mahkemesi’nde aksi yüz ediliyor. Burada da parlamento bu türlü bir kararı alır fakat bu karar Anayasa Mahkemesi tarafından aykırı yüz edilirse, bu vakit kaybından diğer bir şeye yaramaz. Onun için parlamento şu anda malum plan bütçe çalışmalarına devam ediyor. Lakin kişisel müracaatla ilgili olarak, bunu vaktinde Anayasa Mahkemesi’nin çalışmalarına sürat kazandırır diyerek çıkarttılar. Şu anda bir öğrendim. Dedim ne kadar ferdî müracaat var? Cevap 130 bin. Demek ki Anayasa Mahkemesi’nin çalışmalarını hızlandırma amacını sağlamamış maalesef.”
‘Ağırlık Yargıtay’da’
Erdoğan, Yargıtay üyeleri yalnızca hukukçulardan oluştuğunu, AYM üyeleri ortasında hukukçuların yanı sıra vali, iktisatçı ve sosyologlarların da bulunduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı şöyle şöyle devam etti: “Böyle de olması esasen gerekir… Lakin misyonu noktasında yük nerededir? Yargıtay’dadır. Orada Anayasadan tutun, Ticaret Hukukuna, İş Hukukuna varıncaya hepsi Yargıtay’da. Buradaki hengamenin tarafı olacak halim yok, o farklı bir şey. Fakat işin hakemliğine gelince bu hakemliği yapma da olağan bize vazife düşebilir. O da bize yeniden Anayasa’nın yüklediği bir vazifedir Cumhurbaşkanı olarak. Temennimiz odur ki alışılmış bu türlü bir tansiyon olmasaydı. İki yargı kurumunun liderleriyle görüşme konusuna gelirsek. Gerekirse her ikisiyle de görüşürüm. Yargıtay Lideri’yle zati görüştük. Anayasa Mahkemesi Başkanı’yla da gerekmesi halinde görüşürüz. Görüşmemek diye bir şey kelam konusu değil.”
