Çarşıda pazarda etiketlerin günlük değiştiği, hayat pahalılığının katlanarak arttığı bir ortamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan “Enflasyonun belini kırdık, tesirini de sileceğiz” açıklaması geldi. Merkez Bankası’nın 2024 ortasında yüzde 75’e çıkacağını kestirim ettiği enflasyonda gerçek bir gerileme olmadığını, beklenen düşüşün ise baz tesirinden kaynaklanabileceğini belirten ekonomistler ise “Enflasyonun belinin kırılması halkın sırtındaki yükün alınmasıyla olur, sayılar yahut telaffuzlarla değil” dedi.
“Faiz neden enflasyon sonuç” diyerek faizleri yüzde 19’dan yüzde 8.5’e indirten ve enflasyonun TÜİK’e nazaran 85’e, bağımsız kuruluşlara nazaran yüzde 180’lere fırlamasına neden olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağustos 2021’de yaptığı açıklamada, “Artık enflasyonun daha üst çıkması mümkün değil çünkü faiz oranlarında düşüşe geçiyoruz” demişti.
Seçimden sonra ise Mehmet Şimşek idaresindeki yeni iktisat siyasetleriyle faiz artırımlarına başlandı. Erdoğan, faizler yükselirken yeniden enflasyonun düşeceğini açıkladı yaptı.
FAİZ İNDİRİMİ Mİ ARTIŞI MI?
Erdoğan’ın telaffuzlarını kıymetlendiren ekonomistler, Haziran 2024’e kadar enflasyonda bir düşüş olmayacağını o tarihten sonra aylık artış sürse de baz tesiriyle yıllık artışın düşmüş üzere görüneceğini söylüyor.
Prof. Dr. Cem Başlevent Merkez Bankası’nın enflasyon kestirimlerini paylaşarak baz tesirini görmeye bile 6-7 ay olduğunu söyledi ve “Çok erken söylenmiş bir kelam. Daha doğalgaz indiriminin bitmesi üzere enflasyonu artıracak etkenler var. Kaldı ki 6-7 ay sonra fakat baz tesiriyle bir düşüş görebiliriz, aylık düşüş değil. Ayrıyeten enflasyonu düşürdük diyorsak bunu faiz indirimi ile mi yaptık, faiz artırımı ile mi? Buna da bir karşılık vermek gerek” dedi.
Bağımsız Enflasyon Araştırma Kümesi kurucusu Prof. Dr. Veysel Ulusoy ise şunları söyledi:
“Enflasyonun belini kıracağız diye diye halkın beli büküldü. Halka palavra söylemeyin. Enflasyonun belini kırmak sayılarla olmaz, yurttaşların üstündeki yükün azaltılmasıyla olur. Bunu yakın devirde görmedik, maalesef uzun bir periyotta de göremeyeceğiz. Baz tesirine bağlı düşüşe sevinmek daima hüsranla sonuçlanır bunu 70’li yıllarda gördük. En azından o vakit alım gücü vardı, artık o da kalmadı.”
