Uzun, kısa ve orta vadede yatırım yapmak isteyen birçok yurttaş, parasını altına yatırıyor.
Yurttaşlar bozdurulduğunda ziyanı neredeyse olmayan paket gram altına yöneliyordu.
Son günlerde ise paketli altının yerine kuyumcuların ‘kesilmiş altın’ diye tabir ettiği yarı mamul eserler, fiyatı paketli eserlere nazaran ucuz olduğu için tercih ediliyor.
Başkan Salih Özman, kelam konusu kesilmiş altınların üzerinde bir barkot yahut damga olmadığını hatırlatarak, bu altının ayarının da yalnızca çok uygun profesyoneller tarafından ayırt edilebildiğine dikkat çekti.
“SON DERECE SAKINCALI”
Yarı mamul olarak kuyumcularda bulunan ve işlenmeden müşterilere satılan kesilmiş altınların vatandaşlar tarafından ayırt edilemeyeceğini söz eden Salih Özman, şunları kaydetti:
“Süslenmek için alınan ziynet eşyaları yatırım aracı değildir. Bunlar da altın fakat orta vadeli yatırımlar için para kazandırmaz. Bankaya mevduat yatırmak üzere düşünüyorsanız 24 ayar gram altın alınmalıdır. Piyasada son günlerde ‘kesilmiş altın’ diye altınlar dolaşıyor. Vatandaşların bu altınları almamalarını tavsiye ediyorum. Kesilmiş altınlar bizim yarı mamul ürünlerimizdir. 1 kiloluk külçelerden silindirde çekilip uzatılan ve makasla kesip, üreticilere işletmek için verdiğimiz eserlerdir. Bu eserleri profesyonellerin dışındakilerin alması son derece sakıncalı. Zira üzerinde rastgele bir ibare yok ve garantisi de bulunmuyor. Yalnızca aldığınız kişi içinde ne olduğunu bilebilir ve bozdurmaya gittiğinizde kuyumcular tereddütle yaklaşır. Olağan altınlarla ortasında da fiyat olarak çok büyük bir fark yok. Bu cüzi farklar için paketli, garantili altınlardan vazgeçilmemeli. Üstü damgalı, seri numaraları ve karekodları olan paket altınların alınmasını öneriyorum. Böylelikle hem inançta olurlar hem de bozdururken ziyan etmezler. Kesilmiş altının içinin ne olduğunu bilme talihiniz yok. 24 ayardan mı çekilmiş ya da daha mı düşük altın bunu anlamak son derece güç. Teneke kesimine benzeyen bu eseri birçok kuyumcu bile ayırt etmekte zorlanır. Arka niyetli insanların dolandırıcılıklarına alet olabilirler. Onun için garantili eserlerin alınmasını öneriyorum.”
“UZUN VADEDE YATIRIMCILARA KAZANDIRIR”
Döviz fiyatlarındaki düşüşe karşın altının kıymetinin artmaya devam ettiğini lisana getiren Özman, “İsrail’in Gazze’ye yönelik hücumları birinci başta altın piyasasını etkilememişti lakin bu işgal uzayınca altın fiyatları da artmaya başladı. ABD’de enflasyonun beklenenin altında olması; FED’in faiz arttırmaması ve nakdî sıkılaştırmayı gevşetme beklentisi oluşturdu. Bu türlü olunca da başka ülkelerde dolara ulaşım kolaylaştı ve dolar Türkiye haricindeki ülkelerde ucuzladı. Dövizde bu durum yaşanırken altın ise ‘güvenli liman’ olarak pozisyonunu korudu. Dolardaki düşüş nedeniyle beşerler döviz yerine altına yönelince bu da ONS’un 2 bin dolar düzeyine yaklaşmasına neden oldu. Dünya piyasalarında altın Bin 980 dolara yükseldi. Yani altın son derece bedel kazandı ve kazanmaya devam ediyor. Bu fiyatlardan da altın alınabilir. Türkiye iktisadını de düşünürsek enflasyonun kırılması için ağır siyasetler uygulanmıyor. Ani bir enflasyon düşüşü hedeflenmiyor, yavaş yavaş bir düşüş hedefleniyor. Bu da döviz ve altın fiyatlarının altına düşmeyeceğini gösteriyor. Altın, iktisatta çok süratli bir fren olmayacağı için artmasa bize en azından düşmeyecektir. Uzun vadeli yatırım aracı olarak da altın yatırımcısına kazandırır” diye konuştu.
Şu anda Samsun’da 24 ayar has altın Bin 875 TL, altının ONS’u Bin 985 dolar, bileziğin gramı Bin 805 TL, çeyrek altın 3 bin 125 TL’den, cet liralar da 12 bin 800 TL’den satışa sunuluyor.
